Ukrayna’da
ABD-AB ortak operasyonu başladığında işlerin buralara varacağını kaç kişi
tahmin ediyordu? Ya da şöyle soralım; işlerin buralara geleceğini tahmin etmek
çok mu zordu? Küresel oyun kurucular istedikleri coğrafyada, istedikleri
toplumda planlarını hayata geçirip dengelerle bu kadar kolayca oynarken olup
biteni anlamak ve geleceği tahmin etmek gerçekten zor mudur?
Sonda söyleyeceğimi hemen başta söyleyeyim. Son
günlerde yaşanan gelişmeler, yapılan açıklamalar ve açıklamaların satır
aralarındaki mesajlardan anladığım kadarı ile küresel güçlerin yeni çatışma
alanı Orta Asya ve özellikle Kazakistan olacak gibi görünüyor.
Bu tespiti yapmamdaki etkenlerden biri batı basını
üzerinden yapılmaya başlanmış olan algı operasyonudur. Bu algı operasyonunu
Kazakistan ve Rusya arasındaki hassas noktaları kaşıma, iki ülke arasında var
olan güçlü stratejik ortaklığa gölge düşürme çabası olarak yorumlayabiliriz.
Geçtiğimiz günlerde Rusya Lideri Vladimir Putin, Kazakistan
Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Rus Liberal Demokratik Partisi lideri
Vladimir Jirinovski ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un peşpeşe
yaptıkları açıklamalar hem Batı basınında, hem de Rus ve Kazak medyasında geniş
yer buldu. Karşılıklı yapılan bu açıklamaların içeriği batı cephesinde ve doğu
cephesinde birbirinden farklıydı.
Batı basınına göre Putin Kazakistan hakkında olumsuz kimi
sözler sarf etmiş, Nazabayev’de buna karşılık olarak Rusya, Kazakistan ve
Belarus’un kurucusu olduğu Avrasya
Ekonomik Birliği’nden ayrılabileceğini söylemişti.[1]
Putin sözü edilen açıklamayı 29 Ağustos’ta gençlik forumu
“Sliger-2014”te bir soru üzerine yaptı. Nazarbayev’in konuşması ise ondan beş
gün önce 24 Ağustos’ta “Habar” TV’de gerçekleşti. Dolayısıyla Nazarbayev’in
Putin’in sözlerinden alınması ve ona tepki olarak Avrasya Ekonomik Birliği’nden
ayrılabileceklerini söylemiş olması söz konusu olamaz.
Vladimir Putin -Nursultan Nazarbayev |
Konuşmaların içeriği de batı basınında farklı yazıldı.
Putin “Seliger-2014”te yaptığı açıklamada Nazarbayev’den Avrasya Ekonimik
Birliği’nin fikir babası, her zaman ülkesinin geleceğini düşünen bilge bir
lider olarak bahsetti.[2] Putin’in övgüleri bununla
da sınırlı kalmadı ve Nazarbayev’in eşsiz bir işi başardığını ve daha önce hiç
devlet teşkilatı olmayan Kazakistan topraklarında yeni bir devlet yarattığını
söyledi.
Bu konuşmada tartışma doğuracak söz Kazaklar’ın daha önce
bir devlet kurup kurmadıklarıdır ki zaten bunu tartışması gerekenler Kazak ve
Rus tarihçileri ve entelektüelleridir. Bunu tartışma konusu olarak kabul etsek
bile bu konuşmanın Nazarbayev’in açıklamasından beş gün sonra yapılmış olduğunu
gözden kaçırmamak gerekir.
Nazarbayev 24 Ağustos’ta “Habar TV” de yayınlanan
konuşmasında kendisine sorulan sorulara cevap olarak; Avrasya Ekonomik
Birliği’nde imzalanmış olan koşullara uyulmadığı takdirde Kazakistan’ın birlik
üyeliğini reddetme hakkı olduğunu dile getirdi. Astana’nın hiçbir zaman
Kazakistan’ın egemenliğini tehdit eden kuruluşlar içinde olmayacağını belirtti.
Yani özetle biz bağımsız bir ülkeyiz ve bağımsızlığımıza gölge düşürülmesine
izin vermeyiz. Bu yönde bir şey olursa sözleşmeden doğan haklarımızı kullanırız
dedi.
Aynı sözleri Putin ve hatta Rusya Dışişleri Bakanı
Lavrov’da ifade etti. Lavrov kendisine bu konuda sorulan bir soru üzerine
Gümrük Birliği’ne üye ülkelerin tamamen eşit olduğuna dikkat çekerek bunun
egemen devletlerin birliği olduğunu vurguladı. Putin’in “Seliger-2014”te
söylediği sözlere atıfta bulunarak Nazarbayev’den övgüyle bahsetti.[3]
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov |
Rusya’da Kazakistan’a ve Kazak Halkına yönelik tahrik
edici konuşmalar yapan asıl isim Rus Liberal Demokratik Partisi lideri Vladimir
Jirinovski’dir. Aşırı Rus milliyetçisi olarak bilinen ve aynı zamanda
Kazakistan (Almatı) doğumlu olan Jirinovski, Kazakistan’daki Rus karşıtlığından
bahsederek tarihe bakıldığında Kazakları Cungarlardan Rus ordusunun
kurtardığını söyledi. Kazakistan’da Rus ve Rusya karşıtı tutumların devam
etmesi halinde Ukrayna’dan sonra sıranın Kazakistan’a gelebileceğini söyleyerek
gözdağı vermeye kalktı.[4]
Rus Liberal Demokratik Partisi Lideri Vladimir Jirinovski |
Medya’da yer alan haber ve yorumlara bakıldığında Ukrayna
üzerinden başlatılan tartışmaların birden bire Kazakistan’ı içine alır bir niteliğe
büründürülmeye çalışıldığı görülmektedir. Kazakistan’da yaşayan ve Rusça
konuşan nüfus ve bu nüfusa karşı artan bir düşmanlık ve dışlama iddiaları,
Rusya’nın bundan duyduğu rahatsızlık ve Ukrayna örneğinin vurgulanması ne
anlama geliyor?
Nazarbayev’in açıklamalarını sanki Putin’in konuşmasından
sonra ve ona karşı yapılmış gibi gösteren uydurma haberler servis edilmesinin
amacı nedir? Ukrayna’da yaşananlar ile Kazakistan’ın ne ilgisi vardır?
Karşılıklı demeçlerin ve yapılan haber ve yorumların satır aralarında verilen
mesaj nedir?
Bana öyle geliyor ki bu gelişmeler egemen güçlerin
Ukrayna’dan sonra Kazakistan’a göz diktiklerini gösteriyor. Enerji kaynakları
ve madenler bakımından dünyanın en zengin ve en geniş topraklarından birine
sahip olan Kazakistan, jeopolitik konumu ve Türk Dünyası’ndaki öncü rolüyle de
açık bir hedef durumundadır.
Avrasya Ekonomik Birliği |
Kazakistan’ın en büyük şansı Nursultan Nazarbayev gibi
güçlü, karizmatik, bilge ve vatansever bir lidere sahip olmasıdır. Nazarbayev
tecrübesini, bilgisini kullanarak gütmüş olduğu akılcı politikalarla
Kazakistan’ın kurtlar sofrasında yem olmasını engellemiş ve büyük bir devlet
yaratmıştır. Nazarbayev tüm dünyanın kabul ettiği büyük bir liderdir ve bu
nedenledir ki tartışmalar çoğunlukla Nazarbayev sonrası ne olacak temelinde
yürütülmektedir.
Kazakistan uluslaşma yolunda ciddi ilerleme kaydetti.
Devlet ve toplum yapısında köklü değişimler yaşandı. Ekonomik, siyasi, askeri
ve toplumsal alanlarda kaydedilen çok ciddi gelişmelere rağmen henüz kat
edilmesi gereken çok mesafe var.
Henüz çok genç olan Bağımsız Kazakistan Cumhuriyeti
üzerinde Ukrayna’da oynanan oyunun bir benzerinin oynanması, Ukrayna’da
yaşananları bile aratacak bir felakete yol açabilir. Bunu bilmek için kahin
olmaya gerek yok. Kazakistan’ı ve bölgeyi birazcık tanımak ve Ukrayna’da olup
biteni doğru tahlil etmek yeterlidir.
Kazak Halkı ve Kazak aydınları çok uyanık olmalı, kapıya
dayanan tehlikeyi fark etmeli ve büyük lider Nursultan Nazarbayev etrafında
kenetlenerek onun sürdürmekte olduğu akılcı politikalara destek vermelidir.
Kazakistan’a yapılacak en büyük kötülük, ülke üzerinde çeşitli oyunlar oynamak
için harekete geçen uluslarası güçlerin ekmeğine yağ sürecek tahriklerde
bulunmak olacaktır.
Kazaklar, Ruslar ve diğer pek çok etnik kökenden insan
Kazakistan’da barış ve kardeşlik içerisinde huzurla yaşamaktadırlar. Bu huzura,
bu birlikteliğe çomak sokacak her türden girişime, söyleme, eyleme şiddetle
karşı konulmalıdır.
Kazakistan kendi iradesi ile nükleer silah teknolojisinden vazgeçen tek ülkedir. Kazakistan bölge ve dünya barışına aktif katkı koymak
için canla başla çalışmaktadır. Böylesine barışçıl ve uzlaşmacı bir topluma
çatışmayı ve ayrışmayıa dayatmaya kalkanlara gereken cevabı Kazak Halkı
verecektir.
Çağlar
ERBEK
Kazak Kültür Derneği
Yön. Kur. Bşk
[1] http://www.dw.de/назарбаев-напомнил-о-возможности-выхода-казахстана-из-евразийского-союза/a-17891119
[2] http://news.rambler.ru/26703678/
[3] http://tengrinews.kz/world_news/lavrov-otvetil-na-vopros-o-veroyatnosti-vyihoda-kazahstana-iz-ts-261066/
[4] http://kapital.kz/gosudarstvo/32904/zhirinovskij-mozhet-vzorvat-otnosheniya-mezhdu-rk-i-rossiej.html