Türk Mitolojisinde evren üç dünyadan oluşur: Üst Dünya (Gök),
Orta Dünya (Yer) ve Alt Dünya (Yer Altı). Bu üç dünyanın varlıkları birbirinden
farklıdır. Yer altında (Alt Dünya) sürüngenler, yani karanlık ve kötülük; yeryüzünde
(Orta Dünya) dört ve iki ayaklı hayvanlar, insanlar ve bitkiler; gökyüzü ve
ötesinde (Üst Dünya) ise kanatlılar ve kutsal varlıklar bulunur. Bu nedenledir
ki genellikle efsanelerde üst dünyadakiler orta dünyaya kuş kılığında, alt
dünyadakiler ise yılan kılığında gelirler.
Bazen farklı dünyalara ait varlıkların kombine edildiği,
farklı dünyalara ait fiziksel özelliklerin bir bedende birleştiği
görülmektedir. Türk Mitolojisinde önemli bir yeri olan kanatlı at “Tulpar” da
bunlardan biridir. “Tulpar”ın Yunan Mitolojisindeki karşılığı “Pegasus”tur.
Kanatlarının olması, gökyüzünden gelmesi, insanlara yardım
ederek onları kurtarması gibi özelliklerinden dolayı üst dünyaya ait olduğu
ileri sürülür. Bununla birlikte aslında üç dünyada da rastlanan bir varlıktır
at. Üst dünyada kanatlı Tulpar, orta dünyada bildiğimiz bozkır atı, alt dünyada
ise yarı yılan vücutlu olarak karşımıza çıkar.
Atlar, antik dönemlerden beri özellikle göçebe toplumlarda
insanların en sadık ve en güvenilir dostu olmuştur. Kutsal varlıklar olarak
görülmüş ve onlara efsanelerde, masallarda hep olağanüstü özellikler
verilmiştir. Tulpar da üstün özelliklere sahip efsanevi bir varlık olarak Türk
Mitolojisinde yerini almıştır.
Tulpar’ın kanatları görünmez. Kanatları biri tarafından
görülecek olursa Tulpar’ın ortadan kaybolacağına inanılır. Sihirli güçleri
sayesinde şekil değiştirip başka hayvanların görüntüsüne bürünebilir.
Manas Destanı’nda söylendiği gibi rüzgardan bile hızlı
koşarlar.
Tulpar sadece batırların (kahramanların) atıdır ve zaten Kuday
(tanrı) tarafından batırlara yardım etmesi için yaratılmıştır.
Türklerin inancı “Tengricilik”te atın çok önemli bir yeri
vardır. Destanlarda batır doğduğunda atı da onunla aynı zamanda doğar. Bazen gökyüzünden
(üst dünyadan) gelir. Bazen de sürü içerisinde bakımsız, cılız, hastalıklı ve
göze batmayan bir atken, batır büyüyüp güçlenince o da bir anda kendine has
özelliklerini kazanır ve güçlü bir at olarak ortaya çıkar.
Bir batır hayatını kaybettiğinde atı da onunla birlikte
gömülürdü. Yapılan kazılarda ortaya çıkarılan birçok kurganda insan
kemiklerinin yanında at kemiklerinin de bulunmasının nedeni böylece
anlaşılmaktadır. Bu durum atın öteki dünyaya batırla birlikte gittiği inancının
kanıtıdır. Batırın atı batır ile birlikte doğar ve batır ile birlikte ölür.
Batır Tulpar’a ihtiyaç duyduğunda önceden almış olduğu atın kuyruğundan veya
yelesinden bir parça kılı yakar ve Tulpar bir anda yanında beliriverir. Tulpar’ın
bir anda ortaya çıkması ve bir anda kaybolması, onun farklı dünyalar arasında
seyahat edebildiğinin kanıtı olarak görülür. Bunu insanlar yapamaz ama Tulpar
yapabilir. Bu efsanevi özellik kutsal “Samruk” kuşunda da görülür. Samruk da batırın
ihtiyaç duyduğunda yakarak kendisini çağırması için tüyünden bir parça verir.
Türk coğrafyasında birçok bölgede kaya resimlerinde Tulpar
çizimlerine rastlanmaktadır.
"Altın Elbiseli Adam"ın başlığında iki adet Tulpar figürü var.Kazakistan Almatı, Esik Kurganı, M.Ö. 5. yy. |
Kazakistan’da Almatı şehrinin yaklaşık 50 km doğusundaki
Esik (Issık) bölgesinde bulunan “Esik Kurganı”nda MÖ 5. yüzyıla ait bir Saka
(İskit) batırı olduğu düşünülen “Altın Elbiseli Adam”ın başlığında Tulpar motifi
vardır. Kazak kültüründe önemli bir yere sahip olan Tulpar’a günümüzde de
Kazakistan Devlet Armasında rastlıyoruz. Armada iki yöne bakan iki altın kanatlı
at vardır.
Kazakistan Devlet Arması'nda tıpkı "Altın Elbiseli Adam"da olduğu gibi iki adet Tulpar figürü var. |
Atlar üç dünyada da insanların dostu ve yardımcısıdır, öyle
olmaya da devam edecektir. Ulusunun hizmetinde mücadele eden batır asla “Tulpar”sız
kalmaz. Her ihtiyaç duyduğu anda “Tulpar” yanı başında mutlaka belirecek ve ona
yoldaş olacaktır.
Cok guzel bir anlatım. Yunan her mit de oldugu gibi bunu da bizden almıştır. Pelasglar(Türk) dolayısıyla heredot un bile dediği gibi millet oldular.
YanıtlaSilTarihi rezilliklerle dolu Yunanistan Tulparı alıp pegasus olarak kendilerine nakşetmişler. Vizyonsuzluk, acizliktir bu
YanıtlaSil