“Kazak” Adının Ortaya Çıkışı

Çağlar Erbek
0

 

‘Kazak’ adının (kelimesinin) ne zaman ve nasıl ortaya çıktığı konusunda farklı görüşler vardır. Araştırmacıların bu konu hakkındaki görüşleri üç ana gurupta toplanabilir:

1. “Kazak” kelimesi (adı) XV. yüzyılda ortaya çıkmıştır. XV. yüzyılda Canibek ve Kerey’in başkanlığında, göçebe kavimler Ebu’l-Hayır Han’a baş kaldırarak Doğu Kıpçak bozkırlarından Batı´daki Yedisu ve Çu nehri bölgesine göç etmişler ve bu ilk kavimlere “Kazak” adı verilmiştir. Anlamı “kendi ilinden ayrılan, kopan, kaçanlar” demektir. Bu kelime sonradan Kazakların adı olmuştur.

2. Eski Çin ‘Jungo’ yıllıklarında “Üysin”, ‘Usın’ veya ‘Asu’ adlı ulus isimlerinin ses değişimine uğraması suretiyle Kazak kelimesi ortaya çıkmıştır.

3.  “Kazak” adı Tan Sülalesi Tarihi’nde (7.-8. asırlarda) “kasa, hasa” olarak geçmektedir. Bu adın tarihi kaynaklarda geçmesi çok eski devirlere aittir

‘Kazak’ ismine eski devirlerde Kazaklarla ilişki içinde bulunan ve yazı medeniyeti olan halkların mesela, Çin, Arap, Fars, Bizans, Rus, Moğol ve Türk dillerindeki yazılı kaynaklarında rastlanmaktadır.  Bu devletlerin dillerinin özelliklerinden dolayı “Kazak” kelimesine çeşitli şekillerde rastlanmaktadır. Mesela Asa, Kasa, Hasa, Xaysak, Kösek, Gasuk, Gasag, Xasık, vs. gibi. (Mınjan, 1994: 19)

‘Kazak’ ismine yazılı kaynaklarda rastlamamıza rağmen bir halk adını temsil etmiyordu. İlk önceleri özel boy, kavim ismi olarak kullanıldı, sonraki devirlerde boy, kavimler birliğinin adını temsil etmeye başladı. (Mınjan, 1994:24)

"Kazak" sözcüğünün anlamı hakkında eski ve yeni yorumları ve değerlendirmeleri üç gurupta sınıflandırmak mümkündür:

1.  Kazak halkı arasına yayılmış olan tarihi hikâyelerden anlaşıldığına göre "Kazak" sözcüğünün kaynağı kaz-kuğunun ‘kaz’ diye anlaşılmasından ortaya çıkmıştır.

2.  "Kazak" sözcüğünün eski Türk dilindeki anlamı veya kullanımı, "öz elinden bölünüp, hür gezenler", "hür adamlar", "isyan edip, kendi halinde gidenler", "yürekli yiğitler" gibi anlamları bildirir. Demek ki "Kazak" sözcüğünün menşei "bağımsızlar" dan çıkmıştır denilmektedir.

3.  "Kazak" adının kökeni, eski zamanda Kazak bozkırını mekan tutup, Kazak halkını oluşturan boylar ile halkların adlarından; Sak, Kaspi, Kazar, Az ismindeki boylardan oluşmuştur veya bu anlamda değişerek ortaya çıkmıştır.

Togan’a göre; "Kazak" sözcüğüyle, aslında siyasi bir maksat gözeten, siyasi isyan yapıp neticesinde tek veya hane halkıyla beraber kendi kavminden ayrılıp uzağa gidip, hükumet yönetimini eline almayı düşünüp dağ-taşa yerleşip, bağımsız ömür süren adamlar kastedilmektedir. "Kazak" adı önceleri sadece sultanlara aitti, daha sonraları bunlara tabi boyların ve onların kurduğu memleketin adı oldu. (Togan; 1981:37)

Şokan Valihanov; "Kazak" sözcüğünü askeri bir terim olarak kullanıp "yürekli yiğit" anlamı taşıdığını söyler. Meşhur bilim adamı V.V. Radlov "Kazak" adının, "bağımsız, özgür, özgür adam" anlamlarına geldiğini söyler. A.N. Samoyloviç ise "Kazak" sözcüğü sosyal bakış açısı ile belirli "cesur, yürekli, özgür adam" anlamlarına sahiptir diye yazar. Kazak Şeceresi'nin yazarı Şakarim Kudayberdiulı da yukarıdaki görüşleri kabul eder: "Kazak" kelimesinin manası "kendi başına halk olup, özgürce yaşayan halk anlamındadır" demektedir. (Mınjan, 1994:29)


Dr. Çağlar ERBEK
Araştırmacı – Yazar
Kazak Kültür Platformu Başkanı


Kaynakça

MINJAN, Nigmet (1994), Kazakhtın Kıskasha Tarihi, Almatı.

TOGAN, Z.V. (1947), Bugünkü Türkili (Türkistan) ve Yakın Tarih, İstanbul.

Yorum Gönder

0Yorumlar

Yorum Gönder (0)