Türkiye'nin Ulusal Güvenliğine Yönelik Bir Tehdit Olarak Yasadışı Göç: Analiz ve Perspektifler

Çağlar Erbek
0

 

Doç. Dr. Çağlar ERBEK
Araştırmacı - Yazar
Siyaset Bilimci

Giriş

Yasadışı göç, küreselleşme ile birlikte daha da karmaşık hale gelen ve birçok ülkeyi doğrudan etkileyen bir olgudur. Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle göç yollarının kesiştiği stratejik bir noktada yer almakta ve bu durum ülkeyi yasadışı göçün önemli hedeflerinden biri haline getirmektedir. Türkiye hem göç veren hem de göç alan bir ülke olmasının yanı sıra, transit bir göç güzergahı olarak da kritik bir rol oynamaktadır.

Özellikle Suriye İç Savaşı, Afganistan’daki siyasi istikrarsızlık ve Orta Doğu’daki çeşitli çatışmalar, Türkiye’ye yönelik göç hareketlerini artırmıştır. Ülkeye yönelen düzensiz göç dalgaları, ekonomik, sosyal ve güvenlik açısından çeşitli riskleri beraberinde getirmektedir. Bu makalede, yasadışı göçün Türkiye’de neden olduğu güvenlik tehditleri detaylı olarak incelenmekte ve çözüm önerileri sunulmaktadır.

Yasadışı Göçün Temel Nedenleri

Yasadışı göçün birçok sebebi bulunmaktadır:

1.    Ekonomik Faktörler: Göç veren ve göç alan ülkeler arasındaki gelir farkı. Düşük gelirli ülkelerde işsizlik oranlarının yüksek olması, insanların daha iyi ekonomik fırsatlar aramak için göç etmelerine neden olmaktadır.

2.    Sosyo-politik Krizler: Savaşlar, baskılar ve göçmenlerin geldikleri ülkelerdeki istikrarsızlık. Türkiye’ye en fazla göç veren ülkeler arasında Suriye, Afganistan ve Irak gibi çatışma bölgeleri yer almaktadır.

3.    Göç Politikalarındaki Eksiklikler: Kontrol ve kolluk kuvvetlerinin yetersizliği, düzensiz göçmenlerin tespit edilmesini zorlaştırmaktadır.

4.    Yolsuzluk: Suç örgütlerinin yasadışı göç taşımacılığına katılımı. İnsan kaçakçılığı, yasadışı göçü organize eden suç ağları tarafından yönetilmektedir.

Ulusal Güvenliğe Etkileri

Yasadışı göçün çeşitli olumsuz sonuçları bulunmaktadır:

·         Göç Süreçlerinin Suçla Bağlantılı Hale Gelmesi: Kayıt dışı iş gücü piyasasının büyümesi, yasadışı aracılık hizmetlerinin artması ve insan kaçakçılığı ağlarının güçlenmesi.

·         Toplumsal İstikrara Tehdit: Yerel halk arasında işsizlik oranının artışı ve etnik gerilimler. Büyük şehirlerde yasadışı göçmenlerin artışı, sosyal entegrasyon sorunlarına ve güvenlik endişelerine yol açmaktadır.

·         Sağlık Riskleri: Enfeksiyon hastalıklarının yayılması, yasadışı göçmenler için sağlık hizmetlerine erişimin olmaması. Göçmenlerin düşük yaşam koşulları, halk sağlığı açısından tehdit oluşturmaktadır.

·         Terör ve Radikalleşme Riski: Bazı göç hareketleri, radikal grupların mensuplarının ülkeler arası hareketliliğini artırabilir. Güvenlik güçleri için en büyük endişelerden biri, yasadışı göç yollarının terörist gruplar tarafından kullanılmasıdır.

Yasadışı Göçle Mücadele Önlemleri

Türkiye, göç süreçlerini düzenlemek için çeşitli yaklaşımlar geliştirmektedir:

1.    Sınır Kontrollerinin Güçlendirilmesi: Yasadışı göçmenlerin ülkeye girişini engellemek için sınır güvenliğini artırmak. Türkiye, özellikle Suriye sınırında fiziksel bariyerler ve elektronik izleme sistemleri kurarak düzensiz göçü kontrol altına almaya çalışmaktadır.

2.    Göç Yasalarının Geliştirilmesi: Yasadışı faaliyetlere yönelik yaptırımların artırılması ve kaçak işçi çalıştıran işverenlere daha ağır cezalar verilmesi.

3.    Uluslararası İşbirliği: Avrupa Birliği ile yapılan Geri Kabul Anlaşması gibi uluslararası ortaklıklarla yasadışı göçle mücadelede daha etkili politikalar geliştirilmektedir.

4.    Yasal Göçmenler İçin Entegrasyon Programları: Yasal göçmenlerin sosyal uyumlarını sağlamak için eğitim ve iş gücü piyasasına entegrasyon politikaları geliştirmek.

5.    Teknolojik Çözümler: Biyometrik sistemler, göçmen takip veritabanları ve elektronik vize sistemleri gibi teknolojik çözümlerle yasadışı göçün önüne geçmek.

Sonuç

Yasadışı göç, Türkiye için hem ulusal güvenlik hem de sosyo-ekonomik istikrar açısından ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Türkiye, göç yönetimini etkin hale getirmek için sınır kontrollerini güçlendirmekte, yasaları reforme etmekte ve uluslararası iş birliğini artırmaktadır. Ancak, yasadışı göçle mücadelenin yalnızca sınır güvenliği ile sınırlı kalmaması gerektiği unutulmamalıdır.

Uzun vadeli çözüm için, göçmenlerin sosyal ve ekonomik entegrasyonunun sağlanması kritik bir öneme sahiptir. Ayrıca, düzensiz göçün temel sebeplerinin ortadan kaldırılması için uluslararası politikalar geliştirilmelidir. Türkiye, hem transit ülke hem de hedef ülke konumunda olduğu için, dengeli ve sürdürülebilir bir göç politikası oluşturmalıdır.

Sonuç olarak, yasadışı göçün Türkiye üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek için uluslararası işbirliği artırılmalı, hukuki çerçeve güçlendirilmeli ve göçmenlerin entegrasyonu konusunda daha kapsamlı projeler hayata geçirilmelidir. Bununla birlikte iç savaşın sona erdiği Suriye’den gelen göçmenler başta olmak üzere, yasadışı göçmenlerin ülkelerine güvenli bir biçimde dönmesinin sağlanması yaşamsal önem taşımaktadır. Türkiye, göç yönetimini başarılı bir şekilde yönetemediği takdirde çok ciddi sorunlarla karşılaşabilir.



Yorum Gönder

0Yorumlar

Yorum Gönder (0)